1968 Devrimci Gençlik Hareketinden, Denizlerden TEKEL işçilerinin mücadelesine…

"1968 Devrimci Gençlik Hareketinden, Denizlerden TEKEL işçilerinin mücadelesine…" başlığıyla 2010 yılında yayımlanan aşağıdaki makaleyi yanlış yönlendirici politik görüşler öne sürdüğü için geri çekiyoruz.

- Makale Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının 'devrimci bir kopuş' gerçekleştirdiğinden ve bunun sosyalist hareketi ileri taşımadaki başarısızlığından bahsediyor. Gerçekte ise, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının bunu başarması asla mümkün değildi, çünkü onların eylemleri sendikaların çerçevesini aşmayı asla hedeflemiyor ve işçileri kapitalist Devlete daha sıkı bağlıyordu.

- Deniz Gezmiş ve arkadaşalarının isyanını legalist ve reformist çizgiye bir alternatif olarak sunmak hiçbir şekilde devrimci bir yöntem değildir, bu sadece sahte bir radikalizmdir.

- Yazida "Kürt ve Türk halkını bir araya getirmek" olarak sunulan çizginin onaylanması ise bir tuzaktan ibarettir. Proletaryanın mücadelesini sadece bütün ulusların ve milliyetçiliğin yıkımı, sömürülenleri 'ulusal' ya da etnik temelde değil sınıf temelinde birleşmesi ileriye taşıyabilir. Kürt ve Türk 'halklarının' ortak mücadelesi fikrinin propagandası sınıf mücadelesi önünde duvar çekmektedir ve bir tuzaktır.

- Sendikalar içerisinde"'radikal bir çizgi" kurmak sadece kapitalist devletin elinde birer silah olan sendikaları güçlendirmeye yarar. Sendikalar içerisindeki "radikal güçlerin" kuvvetlendirilmesi Sendikaların itibarını güçlendirir ve işçilerin gerçek anlamda radikalleşmesinin önünde bir engel oluşturur.

- Tekel işçileri, ne kadar mücadeleci ve kararlı olsalar da, sendikal zincirleri kıramadı. İşçilerin bu zayıflığını çözümlemek ve eleştirmek yerine, yazı işçilerin zayıflıklarını önemsiz göstermekte ve Tekel işçilerinin devrimci bir örgütlenmenin eşiğinde olduğu gibi yanlış bir beklentiyi beslemektedir.

- Dahası Türkiye Solu için Deniz Gezmiş ve onun "radikalizmi" esasında silahlı mücadeleye geçişi temsil eder. 1970'lerde Avrupa'da RAF ve diğerleri gibi eğilimlerin temsil ettiği şey, üçüncü dünyadaki sosyal demokrasiye dair umutları bunların uğradığı ağır baskılarla dağılmış, yasal partilere dair hayal kırıklığına uğramış bir gençlik radikalizmidir. Dolayısıyla makalede ifade edilen radikal kopuş üçüncü dünyacı stalinist silahlı mücadele yöünnde bir kopuşu temsil eder ve sadece anti-proleter, burjuva anlamda bir radikal kopuştur: yani silahlı ve milliyetçi bir sosyal demokrasi yönünde bir kopuş.

İşçi Sınıfının bilincini ileri taşımak devrimci bir örgütün görevidir. Bu makale bu bilinci bulandırmaktadır. Bu yüzden yazıyı geri çekmeye karar verdik.

EKA - Haziran 2022